2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Yeni Nesil Tehdit: Fruktoz Şekeri.
MAKALE #13414 © Yazan Dyt.Mustafa TİLEKLİ | Yayın Ekim 2014 | 4,054 Okuyucu
Fruktoz, yapısal olarak glikoz ile aynı kimyasal formüle sahip (C6H12O6), ancak glukozda birinci karbondaki aldehid grubu yerine ikinci karbonunda keto grubu bulunduran bir monosakkarittir. Diyetteki başlıca fruktoz kaynakları şekerkamışından elde edilen sakaroz, yüksek fruktozlu mısır şurubu olarak bilinen Nişasta Bazlı Şeker (NBŞ), meyveler ve baldır. Fruktoz doğal olarak en çok meyvelerde bulunur. Glikozdan daha tatlıdır ve glisemik indeksi glikoza göre oldukça düşüktür. En büyük kaynağı sükroz şekeridir. Sükrozda glikoz ve fruktoz eşit miktarda birbirine bağlarla bağlanmış halde bulunur.

Fruktozun karaciğerdeki metabolizması glukoza göre çok farklılıklar gösterir. Glukozun aksine fruktokinaz enzimiyle metabolize olur. Fruktozun trioz-fosfata dönüşümü insülinden bağımsız olarak gerçekleşir. Fruktoz fosfofruktokinaz basamağını atlar ve glikolitik yola girer.

Fruktozun iştah üzerine etkileri konusunda birçok çalışma yapılmıştır. Fruktozlu bir diyetin glikozlu bir diyete kıyasla insülinin daha düşük seviyede salınmasına neden olması, bu durumun da ghrelin hormonunda daha az baskılanma ve leptin hormonunda daha az artış olarak sonuçlandığı bilinmektedir. Yani fruktoz glukoza oranla açlığı daha az oranda baskılamaktadır. Ancak uzun süreli yüksek fruktoz içerikli beslenmenin leptin düzeylerinde bir artış sağladığı gösterilmiştir. Fruktoz alımıyla ilgili merak edilen konulardan biri de früktozun kan yağlarını ve adipoz dokuda bir artışa sebep olduğu konusudur.

Hazır gıda endüstrisinde yiyecek ve içeceklerde kullanılan fruktozdan zengin şuruplar veya sükrozdan zengin diyetler, karaciğere büyük miktarda fruktoz (ve glikoz) girmesine neden olmaktadır. Karaciğerde fruktoz, glikoza oranla daha hızlı şekilde glikolize edilir. Bunun nedeni, glikoz metabolizmasında bir basamağın atlanmasıdır. Bu durum, fruktozun karaciğerdeki yollara akışına izin verir ve yağ asidi sentezinde, yağ asitlerinin esterlenmesinde ve VLDL salgılanmasında artışa yol açar ve bu da serum LDL kolesterol miktarlarını artırabilir.

Gıda endüstrisinin gelişmesiyle beraber mısır nişastasından elde edilen yüksek fruktozlu şuruplar hazır besinlerde çok yaygın bir şekilde kullanılmaya başlanmıştır. Kırk yıl öncesine kadar besinlerde tatlandırıcı olarak sadece sükroz kullanılırken son zamanlarda bu yerini fruktoz şuruplarına bırakmıştır. Rafine işlemlerle fruktoz miktarının arttırılmasının ve bunun gıdalarda yaygın olarak kullanılmasının sebebi früktozun glikoza göre daha tatlı olması, gıdalarda nem çekme özelliği sayesinde kurumayı ve mikrop üremesinin önüne geçmesi, raf ömrünü uzatması ve çok düşük maliyetle elde edilebilmesi olarak sıralanabilir. Temel kullanım alanlarının başında gazlı içecekler, çikolata kek ve diğer şekerleme ürünleri gelmektedir. Yüksek fruktozlu mısır şuruplarının bu avantajlarının yanında sağlığa verdiği zararlar oldukça fazladır.

Öncelikle hazır gıdalarda kullanılan fruktoz şuruplarıyla, meyvelerde doğal olarak bulunan fruktozu birbirinden ayırmak gerekir. Meyvelerde bulunan fruktoz glikozla bağ yapmış halde bulunur ve vücuda alındığında meyvede bulunan posanın da yardımıyla emilimi ve süresi en asgari seviyede kalır. Bu sayede glikozunda emilim hızı düşer ve kan şekerinin ani yükselmesinin önüne geçilmiş olur. Fruktozun vücutta metabolik yeri karaciğerdir. Burada çeşitli enzimlerle glikoza çevrilerek kana salınır.

Mısır nişastasından elde edilmiş olan yüksek fruktozlu şurupların kullanıldığı gıdalar uzun süreli alımlarının sonucunda bir çok hastalığa davetiye çıkartır. Fruktoz şekeri glikozdan farklı olarak insülin salgısını uyarmaz. İnsülin vücutta tokluk hissi oluşturan bir hormondur. Yüksek fruktoz alımı insanda tokluk hissi oluşturmadığı için kişi yemeye devam eder ve olması gereken süreden daha erken acıkmaya başlar. Fruktozun ayrıca hipotalamusta tokluk hissini oluşturan Malonil CoA maddesinin baskılanmasına yol açtığı bilinmektedir. Açlık hissini oluşturan bir diğer hormon da ghrelindir. Leptin hormonunun aksine grelin hormonu kişinin acıkmasına ve daha çok yemesine sebep olur. Fruktozun fazla alımı leptin hormonunun baskılanmasına sebep olarak grelin hormon seviyesinin artmasına ve açlık hissinin devamına yol açar.

Yüksek düzeyde fruktoz tüketimi bir çok metabolik hastalıklarında oluşmasında ve ilerlemesinde etkin rol oynamaktadır. Örneğin çocukların erken yaşlardan itibaren fruktoz şurubu katkılı hazır gıdaları uzun süreli tüketmeleri obezite riskini büyük oranda arttırmaktadır. Buna bağlı olarak ta diabetin oluşmasına zemin hazırlamaktadır. Fruktoz alımının üst seviyelerde seyri karaciğerde aşırı miktarda trigliserit ve vldl birikmesine yol açar. Bunun sonucunda da çeşitli kardiyovasküler hastalıklar oluşur. Günde iki veya daha fazla tatlandırılmış içecek tüketenlerin kalp ve damar hastalıklarına yakalanma oranı %35 daha fazla olduğu tespit edilmiştir.

Günlük fruktoz içeriği çok yüksek diyetlerle beslenmek karaciğer yağlanmasının da en büyük sebebleri arasında sayılabilir. Alkole bağımlı olmayan yağlanma olarak tanımlanır. Karaciğer enzimlerinin de yükselmesine neden olduğu bilinmektedir.

Yüksek fruktozlu beslenmeyle gut hastalığı arasında da bir bağ bulunmuştur. Yapılan bir çalışmada yülsek fruktozlu bir beslenmenin ardından kan ürik asit değerleri 1-4 mg/dl artışı gözlemlenmiştir.

Yapılan araştırmalara göre, fruktozun ürik asit artışını sebep olma özelliği kalp-damar hastalıklarına yol açabilmekte ve hipertansiyonun, diyabetin artışıyla birlikte böbrek hastalıklarının arttığı belirtilmektedir. Amerika‘da 1980 ile 2002 yılları arasında, böbrek hastalığına sahip birey sayısında 4 kat bir artış görülmüş ve bazı klinik çalışmalarda yüksek fruktozlu diyetin ürik asit üretimindeki artıştan dolayı böbrek hastalıklarına neden olabileceği de ortaya konulmuştur.

Bağırsakta tamamen emilen glikozun aksine, ince bağırsaktan fruktozun emilme kapasitesi daha düşüktür. Farklı dozlarda fruktoz içeren solüsyonlar tüketildiğinde, 5 g ile 50 g arasında değişen miktarlarda fruktozun emilme kapasitesi açısından değişiklik göstermiştir. Emilemeyen fruktoz, ince bağırsak içerisine sıvı çeken ve diyare, karın ağrısı, şişkinlik, gibi rahatsızlıklarla sonuçlanacak semptomlara yol açabilir. Fruktoz emilim bozukluğuna sahip kişilerin yaklaşık olarak %50‘si, fruktoz aldıktan sonra gastrointestinal semptomlar ile karşılaşabilmektedir.

Glikoz, fruktoz emilimini arttırmaktadır. Fruktoz emilim bozukluğu, sadece glikozdan fazla fruktoz olduğu durumlarda görülmektedir. Yani fruktozu metabolize edemeyen bir insan, aynı miktardaki fruktozu sükroz olarak aldığında ya da glikoz ve fruktoz eşit miktarda olduğu karışımları aldığında normal emilim gösterebilmektedir. Tam aksine; sorbitol, fruktoz emilimini baskılar.

Hazır gıdalarda çok yaygın bir şekilde kullanımı artan fruktoz şurubunun üreticiler tarafından tercih edilmesinin sebebi yukarıda da bahsettiğim üzere gıdalarda koruyucu özelliği ve verdiği yüksek tat oranı elde edilişi itibariyle maliyetinin oldukça düşük ve kolay olmasıdır.

Mısır şurubundan elde edilen fruktozun yapısı değiştirilmiş olup meyvelerde bulunan früktozla karıştırmamak gerekir. Yeterli, dengeli ve doğal beslenme ve rafine gıdalardan mümkün olduğunca uzak durduğumuz sürece yukarıda bahsedilen riskleri büyük ölçüde azaltmayı başarabiliriz.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Yeni Nesil Tehdit: Fruktoz Şekeri." başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dyt.Mustafa TİLEKLİ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dyt.Mustafa TİLEKLİ'nin izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dyt.Mustafa TİLEKLİ'nin Makaleleri
► Fruktoz Dyt.Yunus Emre UZUN
► Fruktoz Hakkında Bilmedikleriniz Dyt.Atilla ZEYREK
► Bayram Şekeri Tadında Diyet Dyt.Yunus Emre UZUN
► Gestasyonel Diyabet (Hamilelik Şekeri) Dyt.Fatma Gül ÖZTÜRK
► Gestasyonel Diyabet- Gebelik Şekeri Dyt.Aysen ARICAN ÖZ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Yeni Nesil Tehdit: Fruktoz Şekeri.' başlığıyla benzeşen toplam 82 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


21:10
Top