2007'den Bugüne 92,326 Tavsiye, 28,224 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Unutulmayan Okul Anıları
MAKALE #18943 © Yazan Psk.Dnş.Ahmet KARA | Yayın Ekim 2017 | 2,935 Okuyucu
Duygulandıran Eğitim

Bakır Devri,
Tunç Devri,
İlk Çağ,
Orta Çağ,
Yeni Çağ,
Yakın Çağ…

Bunları okurken zihninize belli başlı fotoğraf anıları gelebilir. Bu görüntüler arasında ilkokul yıllarında sınıf duvarında yer alan tarih çizelgesi olması kuvvetle muhtemeldir. Hatta benzer şekilde dört mevsimi anlatan tablo, sınıfın boy-kg çizelgesi, İstiklal Marşı, al bayrak, siyasi ve fiziki haritalar... Hatıralarımızdaki bunun gibi bazı görüntüler zihnimizde bir yerlerde muhafaza ediliyor. Özellikle de bu görüntülere eşlik eden bir duygu varsa, tekrar tekrar bilinç perdemize yansıyabiliyor. Tekrarlayıcı ve kalıcı olmasını sağlayan etken, anıya eşlik eden duygunun şiddeti, gelişim dönemindeki motive gücü ve bireysel farklılığa göre değişkenlik göstermesidir. Benzer şekilde unutulmayan travmalarda da anıya eşlik eden duygunun daha önce anlamlandırılmamış olması, kaldırabileceğimizden daha yoğun şekilde yaşamamız, olayın aniden gerçekleşmesi gibi faktörler zihinde farklı elektriksel bağlantılar oluşturuyor. Aynı anıya şahit olmuş bireylerden biri gurur ve övünç duyabiliyor, diğeri aşağılık hissedebiliyor bir diğeri ise olayı üzücü olarak hatırlayabiliyor. Bu duygular da beynimizin amigdala adlı bölümünde düzenlenir ve kayıt olur(tr.wikipedi.org). Bilgi aktarımı, beceri eğitimi ve hayata hazırlama gibi mantıksal amaçlarla faaliyet sürdüren eğitim kurumlarımızdaki davranış değiştirme süreçlerinde kalıcılık etkisi yaratan bu duyguların eşlik ettiği faaliyetler nasıl yapılabilir?

Bu duygulardan bir tanesini başarıdır. Erik Hamburger Erikson Psiko-Sosyal Gelişim Kuramı’nda altı-yedi yaş civarı ile ergenliğe girdiğimiz zaman arasında kalan ortalama yedi yıl boyunca hayatımızı sürdürmek için olan enerjimizi başarı duygusundan aldığımızı belirtmiştir. Yüksek not aldığımız bir sözlü sınavı, kazandığımız bir başarı belgesi, derece yaptığımız bir yarışma... Sınıf veya okul panolarında hayattaki problemleri çözme yollarını oluşturucu ve artırıcı sorular, duvarlarda hareketli üç boyutlu bulmacalar, sonlanmaya dört-beş hamle kalmış satranç müsabakaları… Bu anlamda bireyin kendine ve yeteneklerine olan güveninin doruğa çıktığı yıllar diyebiliriz. Hatta bu yaşlarda bağımlılık yapan oyunlara da baktığınızda sürekli devam eden, gelişen ve başarı hissini veren, arkadaşına üstünlük sağlamaya yarayan oyunlara yönelimin çoğunlukta olduğunu görürsünüz.

Başka bir etkili duygumuz meraktır. Hindistan’da Sugata Mitra tarafından 1999 yılında yapılan bir çalışmada daha önce hiç bilgisayar deneyimi olmadığı bilinen çocukların olduğu bir mahallenin sokak duvarına gömülü bir şekilde bilgisayar yerleştirilir. Kamera ile de çocukların davranışları gözlemlenerek kayıt altına alınır. Dört ay gibi bir süre sonrasında kayıtlar izlenmeye başlanır. Bu dört ay, çocukların keşif duygusunu tattıkları bir süredir. Bu çalışmada, çocukların deneme - yanılma yoluyla bilgisayarın parçalarının işlevlerini fark ettikleri, bilgisayarı başlatmayı-kullanmayı öğrendikleri ve bilgisayarda matematiksel işlemler gerçekleştirdikleri görülmüştür. Yerel dilden başka dil bilmeyen bu çocukların merak duygusuyla, İngilizce olarak yer alan genetik bilimiyle ilgili bir makaleyi çeviri yaparak öğrendikleri gözlemlenmiştir(www.ted.com). Benzer şekilde ülkemizde FATİH Projesi kapsamında öğrencilerimize tablet dağıtımı gerçekleştirilmiştir. Öğrencilerimizin ortaokul döneminde bir yazılım eğitimi almamış olmalarına rağmen, zaman içerisinde tabletlerdeki yazılımları değiştirerek, tüm android uygulamaların kurulumuna hazır hale getirdikleri görülmüştür. Hatta öğrencilerin sosyal medya kullanımı ve oyun oynamak için bu tabletleri kullandıklarına çok kez şahit olunmuştur. Her iki örnekte de merak duygusu süreç içinde tetiklenerek çocukların bilgisayardaki gizemi çözmeye yöneldikleri görülmüştür. Beceri kazanımları bu duygu ile kalıcı bir hale gelmiştir.

İlkokul ve ortaokul yıllarındaki bu anısal görüntü hafızamızla duygularımızı birleştireceğimiz ne tür uygulama örnekleri yapılabilir acaba? Okul rehberlik servisleri, psikolojik danışman meslektaşlarımız bu konuda neler yapabilirler? Bu konuda daha önce çalıştığım okullarda yaptığım iki örneği verebilirim. Madde kötüye kullanımı riski taşıyan öğrencilerimizin belirlenmesi sonrası birlikte onkoloji ünitelerine ziyaretler yaptık. Madde kullanımı sonucu oluşan ağız, dudak, gırtlak, akciğer kanserlerine sahip hastalarla iletişimlerde bulunduk. Ziyaret sonrası öğrencilerimizde oluşan tiksinti (temel duygularımızdan birisi) yüz ifadelerine yansımış durumdaydı. Görüşlerinde de bu durumu belirtmişler, madde kullanımına karşı bir tutum sergileyeceklerini belirtmişlerdi. İki yıl boyunca bu öğrencileri izlemeye devam ettik ve risk taşıyan öğrenci olmalarına rağmen herhangi bir madde kullanımı olayı yaşamadıklarını gördük. Gerçekleştirdiğimiz başka bir etkinlikte de öğrencilerimizle huzurevi ziyaretinde bulunduk. Yaşlı insanlarla karşılaşma anında öğrencilerimiz üzüntü içindeydiler. Yaşlılarımızın konuşmaya başlaması, anılarını anlatmaları, öğrencilerimizin dinlemeleri ve onlarla kurdukları iletişim ağı sonrası duygularını tarif edemedikleri ve karmaşık oldukları, ancak kendileri ve ailelerine dair birçok şeyin farkına vardıklarını beyan ettiklerini hatırlıyorum.

Ülkemizin nüfusunun, insan kaynaklarının ve eğitim ortamlarının düzeni gibi koşulların hayatın içinde eğitim yapmak için yeterli seviyede olmadığı aşikârdır. Ancak sınıf içinde ve okul kapsamında gerçekleştirilecek eğitimsel uygulamalarda çocukların içinde bulunduğu gelişim dönemi özellikleri dikkate alınması gereken vazgeçilmez bir faktördür. Ebeveyn olarak, öğretmen olarak, eğitimci olarak, insan olarak karşımızdaki insanın duygularını hissedebilmek, empatiyi gerçekleştirebilmek önemli bir erdem. Bu duyguları keşfedebilmek dile getirmek birçok psikolojik ve eğitimsel öğrenci problemlerinin belki de önüne geçecektir. Duygularını saklayan, paylaşmaktan korkan, incineceğinden ve güçsüz gözükeceğinden çekinen nesilden ziyade; kendisinin, becerilerinin, duygularının farkında olan ve ayakları yere daha sağlam basan bir neslin bir bacağı da bu olabilir. Bu denli hem bizim hem öğrencilerimizin kendilerini tanıma yolunda duyguların keşfedildiği etkinliklerin yapılması, onların aktif katılımıyla kalıcılığı sağlayacaktır. Bu faaliyetlerde çocuklarımızın duygularına da dokunur etkinlikler gerçekleştirilebilir. Sosyal kulüpler ve rehberlik dersi etkinlikleri bunu bir nebze sağlamaktadır. Ancak onların duygularını daha da hareketlendirerek duyguları eğitime motive edici-itici bir güç haline dönüştürmek de etkili olacaktır. Bu anılar farklı bir etki ile kaydolacak, kendi gerçeklerinin oluşmasında temel taşlardan olacaktır. Bu tip yaşantılar, ileride her hatırladıklarında yüzlerinde gülümsemeler bırakacaktır.

Kaynakça
https://tr.wikipedia.org/wiki/Amigdala
http://www.ted.com/talks/sugata_mitra_build_a_school_in_the_cloud
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Unutulmayan Okul Anıları" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Dnş.Ahmet KARA'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Dnş.Ahmet KARA'nın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     3 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Ahmet KARA Fotoğraf
Psk.Dnş.Ahmet KARA
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Psikolojik Danışman
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi13 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Dnş.Ahmet KARA'nın Makaleleri
► Çocuklar ve Anıları Psk.Serap DUYGULU
► Emdr Terapi - Acı Anıları Silmek Psk.Gülçin DÖNMEZ FİDAN
► Çocuklarda Okul Korkusu-Okul Reddi Psk.Dnş.Sehir HİLOOĞLU
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Unutulmayan Okul Anıları' başlığıyla benzeşen toplam 23 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
--
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


10:10
Top