2007'den Bugüne 92,323 Tavsiye, 28,223 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Kardeş İlişkileri
MAKALE #11742 © Yazan Psk.Dnş.Banu BEKÇİ AYTEKİN | Yayın Kasım 2013 | 18,334 Okuyucu
KARDEŞ İLİŞKİLERİ
Çocukların dünyasında en önemli insanlar onlara bakan yetişkinler olmasına rağmen, çocukluk döneminde kardeşleri ve oyun arkadaşlarıyla olan ilişkiler çok önemli olmaktadır. Kardeşlik bağı, insanların çoğu için yaşamlarındaki en uzun süreli ilişkidir. Bu ilişki çocukların gelişimini nasıl etkiler? Bazı kardeşler çok iyi anlaşırken, bazıları neden düşmanca davranırlar? Aynı ailede büyüyen ve aynı anne-babanın genlerini paylaşan kardeşlerin biri diğerinden şaşılacak kadar nasıl farklı olabiliyor? Kardeşler arasındaki farklılıkları, kardeş ilişkilerinin önemini, ailelerin etkisini açıklayabilmek için öncelikle kardeşler arasındaki ilişkinin doğasını ve etkileşimin nasıl olduğunu anlamak gerekir.
Herhangi bir diğer aile içi ilişki kadar etkili olması gerçeğinin yanında, kardeş ilişkilerini, nitelikleri açısından ebeveyn-çocuk ve arkadaş ilişkilerinden farklı kılan bazı ayırt edici özellikleri vardır: İlk olarak; kardeşler arasındaki yaşların yakınlığı ebeveynlerle karşılaştırıldığında kardeş ilişkileri en uzun süren ailesel ilişkilerdir. İkincisi; bu tür ilişki ebeveyn-çocuk ilişkisine nazaran daha az bağlayıcı, daha isteğe bağlı ve daha eşitlikçidir. Kardeş ilişkisi duygusal belirsizliği anlamında da farklıdır. Sevgiden nefrete kadar değişebilen herhangi bir duygu düzenini barındırabilir. Kardeş ilişkisi, arkadaş ilişkisinden çok daha önce başlar ve çocuğa sosyalleşmesi için bir ortam sunup, gelecekteki yakın ilişkilerine bir model oluşturur.
Kardeş ilişkisinin niteliğini ve bu ilişkinin gelişim ve kişilik üzerindeki etkilerini belirleyen bir takım özellikler bulunmaktadır:
• Doğum Sırası
Doğum sırası, kardeş ilişkileriyle ilgili çalışma yapan araştırmacıların en çok ilgilendiği konulardandır. Doğum sırası ile ilişkili olarak davranışlarda farklılık bulan araştırmacılar, bunu genellikle ebeveyn ve ilk çocuk arasındaki ilişkinin değişmesine bağlı olarak açıklamaktadırlar. Çocuklar bir kardeşin gelmesine çeşitli yollarla tepki gösterir. Kimi parmağını emmeye başlar, kimi alt ıslatır kimi de bebek gibi konuşur. Bazıları da konuşmayı ya da oynamayı reddeder. En büyük çocuk, diğer kardeş gelene kadar anne-babasının sevgisini ve şefkatini kimseyle paylaşmayan tek çocuktur. Yeni doğmuş bebek, büyük çocuktan daha fazla dikkat gerektirmektedir. Bunun anlamı da, ilk doğan çocuğa yeni doğan gelmeden öncekine göre artık daha az dikkat gösterilmesidir. Ayrıca, ikinci çocuğun doğumundan sonra, ebeveyn ilk çocuğuna daha fazla sorumluluk vermekte, ondan daha fazla başarı beklemekte ve ikinci çocukla karşılaştırmaktadır. Bunun yerine anne-baba, çocuğun endişesini ve kıskançlığını normal olarak kabul etmeli, bebekle oynaması ve ona yardım etmesi için cesaretlendirmelidir. Her çocuğun onlar için ne kadar değerli olduğunu vurgulamalıdır.

• Kardeşler arasındaki yaş farkı
Kardeşler arasındaki yaş farkının etkisinin ailelerin farklı tutumlarından veya kardeşler arasındaki etkileşimden kaynaklanmaktadır. Kısa süre arayla dünyaya gelmiş kardeşlerin ilişkisinde yoğun kavgalar, çatışma ve saldırgan davranışların uzun süre arayla dünyaya gelmiş kardeşlerin ilişkilerinde olduğundan çok daha fazla görüldüğü belirtilmiştir. Yakın yaşlarda olan kardeşlerin ilişkilerinde kıskançlık temasının yaygın olmasının sebepleri; yeterlilik ve yeteneklerindeki benzerlikler, aynı sosyal çevrelerde bulunmak ve anne duyarlılığının azalması olduğu belirtilmiştir.
• Kardeşlerin Cinsiyetleri
Yapılan araştırmalar, kardeşlerin cinsiyetlerinin kardeş ilişkilerindeki rolünü etkilediği yönündedir. Kız ya da erkek kardeşe sahip olmak, kardeşlerin gelişimi açısından da önemlidir. Kız kardeş, erkek kardeşe karşı cinsten biriyle iletişim kurmayı sağlar. Bu yüzden, kız kardeşi olan erkeklerin karşı cinsle olan ilişkilerinde daha başarılı ve etkileyici oldukları ve aynı cinsiyetteki arkadaşlarıyla olan ilişkilerinde kendilerini daha rahat hissettikleri bulunmuştur. Kızlar için ise; erkek kardeşi olan kızlar aynı cinsiyetten arkadaşlarıyla olan ilişkilerinde daha kontrollü oldukları ve bir takım kontrol stratejileri kullandıkları bulunmuştur.
• Kardeşlerin Mizacı
Kardeşler kalıtsal yapılarının %50’sini paylaşmalarına rağmen aynı ailedeki iki çocuğun oldukça farklı kişilik özellikleri ve farklı mizaçları olabilmektedir. Çeşitli araştırmacılar güç, zor uyum sağlayan mizaca sahip çocukların daha kolay ve uyumlu çocuklara göre kardeşlerinin doğumuna sıkıntıyla tepki verdiklerini söyler. Benzer şekilde, olumsuz ruh hali içerisindeki çocukların, diğer çocuklara göre, kardeşin doğumundan sonra daha çok içine kapandıklarını ve uyku problemleri çektiklerini belirtmişlerdir. Aşırı gergin ve olumsuz ruh hali içerisindeki çocuklar kardeşlerinin doğumundan sonra, uyumlu mizaca sahip çocuklara göre daha çok bağımlılık göstermişlerdir. Doğumdan önce daha içine kapanık olan çocuklar, arkadaş canlısı çocuklara göre, yeni doğan kardeşlerine daha az olumlu ilgi göstermişlerdir.
• Ebeveynin Kardeşlere Farklı Davranması
Kardeşlik literatürünün en önemli kavramlarından biri ebeveynlerin kardeşlere farklı muamele yapmasıdır. Ebeveynlerin farklı davranmasının kardeşler üzerindeki olumsuz etkisi değişmez şekilde tüm çalışmalarca desteklenmektedir. Ebeveynin çocuğunu kayırması özellikle annenin bir kardeşe farklı muamele etmesi tüm hayat boyunca sürebilecek çatışma, yarış ve kıskançlık duygularına sebep olabilmektedir.
• Anne- Baba Arasında Yaşanan Çatışmalar ve Ailenin Duygusal Havası
Olumsuz kardeş ilişkileri ve yüksek seviyelerdeki kardeş çatışmaları; mutsuz ya da çatışmalı evlilikler, boşanma ve şiddet gibi problemli ebeveyn ilişkileriyle ilgili olduğu görülmüştür. Ebeveynlerden birinin ya da her ikisinin birden depresyon vb. duygusal sorunlarının olması da çocukların duygu ve davranışlarıyla nasıl baş edeceklerini ve öğrenme süreçlerini olumsuz etkiler. Uyumsuz ev ortamında yaşayan çocuklar uyumlu evlerde yaşayan çocuklara göre kardeşleriyle daha saldırgan ilişkiler geliştirmektedirler. Ancak bunun yanında çocuklar kardeşleriyle yakın ve destekleyici ilişkiler geliştirdikleri takdirde, stres altında gelişen psikolojik sorunlara karşı korunma sağlamaktadırlar.
Kardeşler Arasında Olumlu İlişkilerin Kurulabilmesine Yardımcı Olmak İçin Anne- Babaların Nelere Dikkat Etmeleri Gerekir?
Kardeşler arasında kurulan ilişkilerde ortaya çıkabilecek olumsuz duyguları artırmamak açısından, anne-babanın daha ilk günlerden itibaren davranışlarını iyi düzenlemeleri ve bazı önlemler almaları gereklidir:
• Önceden Hazırlamak: Bu konuda ilk adım, çocuğun daha önceden yeni bir kardeşin geleceği konusunda hazırlanmasıdır. Anne, çocuğu ile yapacağı karşılıklı konuşmalarda, durumu ona anlayabileceği sade bir dille açıklayabilir. Bu konuda, kendisinin yardımına gereksinimi olduğunu anlatabilir. Doğum öncesinde çocuğa isim bulmak, eşyalarını ve odasını hazırlamak vb. konularda anne ve çocuğun birlikte çalışmaları, kardeşler arasında kurulacak olumlu ilişkiler için iyi bir hazırlık sayılabilir.
• Çocuğun Gereksinimlerini Karşılamada Yardım: Doğum sonrası, annenin bebeğin gereksinimlerini karşılarken yine büyük kardeşin yardımına başvurması, bir başka olumlu yaklaşımdır. Bebeğin mamasını hazırlarken, çamaşırlarını yerleştirirken, banyosunu yaptırırken vb. faaliyetlerde büyük kardeşin yardımı sağlanabilir. Böylece çocuk hem kardeşini yakından tanıma olanağı bulacak, hem de annesinden ayrı kalmamış olacaktır. Bebeğin gereksinimlerini büyük çocuğu ile birlikte karşılayan anne, onun ne kadar güçsüz olduğunu, hiçbir işini kendi kendine göremediği için de yardıma ve ilgiye gerek duyduğunu, büyük çocuğuna daha rahat anlatabilecektir.
• Henüz Hazır Olmadığı Bir Davranışı Beklemek: Yeni kardeşin doğumu ile çocuğa hazır olmadığı, hiç denemediği durumlarla karşı karşıya bırakmak, ondan sanki büyükmüş gibi davranışlar beklemek, çocuk için bir başka sakıncalı durumdur. Daha çok kısa bir süre önce “sen küçüksün” diyen, bu nedenle yemek yerken, giyinirken, hatta yıkanırken kendisine yardımcı olan annesi, birdenbire “şimdi kardeşini doyuruyorum, sen yemeğini kendi kendine de yiyebilirsin” diyerek onu, o zamana kadar denemediği bir durumla yalnız başına bırakabilir. Bu durumda kalan bir çocuğun, bütün bunların sebebi olarak gördüğü kardeşine karşı düşmanca duygular beslemeye başlaması da doğal sayılmalıdır.
• Eğitim Tutumlarında Farklılık: Ailede büyük çocuğa uygulanan eğitimle, daha sonra gelen çocuklara uygulanan eğitim arasında belirgin farklılıklar bulunması da kardeşler arasındaki ilişkileri etkiler. Büyük çocuk için aynı gelişim evresinde anne-baba tarafından tepki ile karşılanan bazı davranışların, küçük çocukta hoşgörü ile karşılanması, büyük çocukta kardeşine, hatta anne-babasına karşı olumsuz duygular yaratabilir. Burada, çok kere birinci çocuğun eğitimi sırasında anne-babanın çocuk yetiştirme konusundaki deneyimsizlikleri rol oynamaktadır. İkinci ve daha sonraki çocuklarda, anne-baba hem olgunlaşmış hem de bilgi ve beceri sahibi olmuşlardır. Bu açıdan çocuklarına olan yaklaşımlarında hoşgörülü olmaları daha kolaydır. Ancak ilk çocuk açısından bunu değerlendirmek çok güç olduğu için, kendisine karşı haksızlık yapıldığını düşünen çocuk, kardeşine karşı düşmanlık, anne-babaya karşı da kırgınlık duyabilir.
• Sevgide Farklılık: Kardeşler arasında olumsuz duyguların pekişmesine neden olan bir başka konu da anne babanın çocuklarına karşı gösterdikleri sevgi de az çok farklılıklar bulunmasıdır. Bu, bir ölçüde doğal karşılanabilir; ancak bunun çok belirgin bir biçimde ifadesi, çocukların birbirlerine karşı olan duygularını etkiler. Örneğin erkek çocuk bekleyen bir anne-baba, doğan bebeğin kız oluşu ile kırıklık duyabilirler. Bu çocuğun hemen arkasından doğan erkek çocuk ise evdeki tüm ilgi ve sevginin merkezi olmakla kalmaz, kız çocuğun zaten pek güçlü olmayan ailedeki yerinin sarsılmasına da neden olabilir. Bu ise, büyük çocuğun kendi yerini alan küçük çocuğa karşı düşmanlık duyguları beslemesi ile sonuçlanabilir.
Bazı ailelerde ise çocuklar anne-baba arasında adeta pay edilmişlerdir. Baba kızına sahip çıkarken, anne oğlunu benimser ya da tersi olur. Büyüklerin bu ayırıcı, yanlı tutumları yüzünden, kardeşler arasında geçek sevgi ve yalınlık, paylaşma duygusu belki de hiçbir zaman kurulamayacaktır.
• Kıyaslamak: Her insanın kişilik özellikleri, zeka ve yetenekleri, gelişim özellikleri bir diğerinden farklıdır. Bu farklılık kardeşler için de geçerlidir. Bu açıdan onları birbirleri ile kıyaslamak, bu kıyaslamalarda sürekli başarısız olan yönlerini vurgulamak, kardeşlerin birbirlerine yakınlaşmalarını büyük ölçüde engelleyebilir.

Yararlanılan Kaynaklar:
Cicirelli, V.G. (1994). “Sibling Relationships in Cross-cultural Perspective”. Journal of Marriage and the Family, 56, 7-20.
Dunn, Judy (1983). “Sibling Relationships in Early Childhood”. Child Development, 54, 787-811.
Oktay, Ayla. (2000). Yaşamın Sihirli Yılları: Okul Öncesi Dönem. İstanbul: Epsilon Yayıncılık.
Papalia, D. E., Olds, S. W. (1998). Human Development. New York: Mc Graw Hill Company.
Santrock, J. W. (1998). Child Development. NewYork: Mc Graw Hill Company.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Kardeş İlişkileri" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Dnş.Banu BEKÇİ AYTEKİN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Dnş.Banu BEKÇİ AYTEKİN'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Banu BEKÇİ AYTEKİN Fotoğraf
Psk.Dnş.Banu BEKÇİ AYTEKİN
İstanbul
Psikolojik Danışman
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi4 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Dnş.Banu BEKÇİ AYTEKİN'in Makaleleri
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Kardeş İlişkileri' başlığıyla benzeşen toplam 15 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Sadakatsizlik ve Aldatma Nisan 2014
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


14:59
Top